Aytun ÇIRAY
aciray@mynet.com
Yazılarını sürekli takip ettiğim güvenilir yazarlardan biri de Enis Berberoğlu’dur.
Dikkatli olması ile tanınan Enis Berberoğlu’nu okurken gözüme önce rakam çarptı.
42 milyar dolar! “Acaba” dedim, “yabancı sermaye akışı arttı da yeni bir şey mi sattık?”
Fakat dikkatle bakınca şok edici bilgiler ile karşılaştım...
***
10.04.2007 tarihli Hürriyet gazetesinde Enis Berberoğlu diyor ki:
“Geçen hafta Çukurova ve Kepez'in tahkim davasında gözden kaçan gelişme yaşandı.
Libananco davasında hakem heyeti, Türkiye'nin süre uzatım talebini reddetti.
Bu retle birlikte işleyen takvim uyarınca yılbaşında karar verilebilir.
Eğer karar Türkiye'nin (Enerji Bakanlığı) aleyhine çıkarsa 10.1 milyar dolar ödeme söz konusu.
Ayrıca bu dava yine aynı şirketlerle ilgili iki ayrı davaya daha emsal olacak ve ödeme 18 milyar dolara kadar yükselebilecek.
TMSF'nin el koyup sattığı 9 çimento fabrikası için Lahey'de açılan diğer bir davada 4 milyar 750 milyon dolar tazminat talep ediliyor.
Telsim için açılan 19 milyar dolarlık davayı da eklersek Türkiye'nin tazminat riski 42 milyar dolara yaklaşıyor.
Tüm davalarda uzlaşma süreci geride kaldı.
Yani Türkiye ya davaların tamamını kazanacak veya milli gelirin yüzde 10'unu tahkimde yitirecek!”
***
Bilgiler doğru ve Türkiye’nin kaybetme riski olmasaydı, Berberoğlu bu konuyu yazmaya değer bulmazdı bence.
Risk gerçekleşirse eğer...
“Yandı gülüm keten helva!” ***
42 Milyar dolar para bu fakir ülke için büyük paradır çünkü!
Enis Berberoğlu, “Milli gelirin % 10’u” diyor bu para için.
Bırakın 42 milyar doları, bu ülkenin 42 doları kaybedilse bile yanlıştır.
Tüyü bitmedik yetimin hakkıdır bu paralar çünkü.
Emin Şirin boşuna mı taktı bu işlere?
***
Türkiye’nin kaybetmesi halinde, tazminat dışında bu davalar iki sonucu ortaya çıkarır:
Uzan’ın haklılığını ve önlenemez yükselişini...
Bu kararları alarak devleti zarara sokan bürokratların milletvekili olmasını.